"Ey insan! İhsanı bol Rabb'ine karşı seni aldatan nedir? O Allah ki seni yarattı, seni düzgün ve dengeli kılıp ölçülü bir biçim verdi. Seni istediği herhangi bir şekilde parçalardan oluşturdu.”1
"(Resülüm!) De ki: Sizi yaratan, size işitme duyusu, gözler ve kalpler veren O'dur. Ne az şükrediyorsunuz!”2
"Siz hiçbir şey bilmezken Allah, sizi annelerinizin karnından çıkardı; şükredesiniz diye size kulaklar, gözler ve kalpler verdi."3
"Biz ona iki göz, bir dil ve iki dudak vermedik mi?'4
Mücâhid (rh.a) şöyle der: "Bunlar, Allah Teâlâ'nın gözle görülen nimetleridir. Her birine karşı şükretmen için bunları sana tek tek saymaktadır."5
Fudayl b. lyâz da (rh.a) bir gece bu âyetleri okudu ve ağlamaya başladı. Niçin ağladığı kendisine sorulunca şöyle dedi:
"Allah Teâlâ'nın görmen için sana vermiş olduğu iki gözün şükrünü yerine getirerek gecelediğin hiç oldu mu? Konuşman için sana dil veren Cenâb-ı Hakk'a bunun şükrünü yerine getirerek hiç geceledin mi?" Daha sonra bütün organları bu minval üzere tek tek saydı.
1 Infitâr 82/6-8.
2 Mülk 67/23.
3 Nahl 16/78.
4 Beled 90/8-9.
5 Süyûtî, ed-Dürrü'l-Mensûr, 8/521.
(İbn Receb el-Hanbelî, Hadislerle İlim ve Hikmet, sf.229)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder