“Ey Davud! Beni talep eden birini gördüğün zaman, ona hizmetçi ol ” buyurmuş olması da buna işarettir.
İşte hizmet ederek böyle bir ârifın gönlüne girmek büyük bir nimettir. Mevlânâ Halid-i Bağdâdî de [kuddise sırruhû] bu büyük nimete değinerek şöyle demiştir:
“Velilerin kalpleri, İlâhî nurların çıkıp geldiği kaynaklardır. Onların hoşnut olduğu kimselerden Hak Teâlâ da hoşnuttur. Onların kalplerinde yer eden büyük devlete kavuşmuştur.”
Büyük veli İbn Nüceyd de [kuddise sırruhû] bu saadeti şöyle dile getirmiştir:
“Allah Teâlâ bir kuluna hayır murat ederse, ona salih ve seçilmiş zatlara hizmet etmeyi, onların istedikleri işleri yapmayı, hayır yollarına girmeyi ve bu hayırları görmeyi nasip eder.”
Aslında hizmet ederek bir ârifın gönlüne girmek, Allah’a ulaşmak için en kestirme yoldur. Nitekim Pîr-i Nessâc Şeyh Ali Râmîtenî hazretleri şöyle der:
“Müridin, maksadına kavuşması için çok çalışması, nefsini terbiye etmek için çok uğraşması lazımdır. Fakat bir yol vardır ki nefsi itminana kavuşturup, ruhu kısa zamanda yüksek derecelere kavuşturur. O da Allah Teâlâ’nın sevgili kullarından birinin gönlünü kazanmaktır. Zira onların kalbi, yüce Allah’ın nazar ettiği yerdir.”
Şah Rauf Ahmed de bu hususta şöyle demiştir: “Büyüklere hizmet sebebiyle ihsan olunan ilerleme, sıkı riyâzetlerle bile elde edilemez. Hatta riyâzet ile olan ilerleme, hizmet ile olan ilerlemenin yüzde biri kadar bile olamaz. Hizmetle yılların semeresine bir anda ulaşır. Yine mürid, cezbe-i ilâhiyyeye hizmetle kavuşur.”
(S.Mübarek Erol, B.Gönüllüleri Kitabı)
Büyük veli İbn Nüceyd de [kuddise sırruhû] bu saadeti şöyle dile getirmiştir:
“Allah Teâlâ bir kuluna hayır murat ederse, ona salih ve seçilmiş zatlara hizmet etmeyi, onların istedikleri işleri yapmayı, hayır yollarına girmeyi ve bu hayırları görmeyi nasip eder.”
Aslında hizmet ederek bir ârifın gönlüne girmek, Allah’a ulaşmak için en kestirme yoldur. Nitekim Pîr-i Nessâc Şeyh Ali Râmîtenî hazretleri şöyle der:
“Müridin, maksadına kavuşması için çok çalışması, nefsini terbiye etmek için çok uğraşması lazımdır. Fakat bir yol vardır ki nefsi itminana kavuşturup, ruhu kısa zamanda yüksek derecelere kavuşturur. O da Allah Teâlâ’nın sevgili kullarından birinin gönlünü kazanmaktır. Zira onların kalbi, yüce Allah’ın nazar ettiği yerdir.”
Şah Rauf Ahmed de bu hususta şöyle demiştir: “Büyüklere hizmet sebebiyle ihsan olunan ilerleme, sıkı riyâzetlerle bile elde edilemez. Hatta riyâzet ile olan ilerleme, hizmet ile olan ilerlemenin yüzde biri kadar bile olamaz. Hizmetle yılların semeresine bir anda ulaşır. Yine mürid, cezbe-i ilâhiyyeye hizmetle kavuşur.”
(S.Mübarek Erol, B.Gönüllüleri Kitabı)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder