"Ya Rasulallah, taun nedir?" diye sordum, şöyle buyurdu:
"Develerde görüldüğü gibi bir çeşit beze hastalığıdır. Onun çıktığı yerde durup kalan kimse, şehid gibidir; ondan kaçan ise savaş meydanından kaçan kimse gibidir."1
İbn Hacer demiştir ki: "O hastalığın çıktığı yerde kalanın şehid sevabı alması şu şartlara bağlıdır: O kimse, başına ancak Allah'ın takdir ettiği şeyin geleceğini bilmeli; O'nun emrine teslim olup kazasına rıza göstermeli; bulunduğu mekanda kalmalı ve bu hastalıktan kaçmak için oradan çıkmamalı. Bu şartlarda yerinde kalan kimse için şehidlik sevabı hasıl olur.
Bu da üç şekilde olur:
Kim bu sıfatlara sahip olur ve kendine taun hastalığı bulaşıp ölürse şehid olur.
Kime hastalık bulaşır, fakat ondan dolayı ölmeyip daha sonra vefat etse de şehidtir.
Kime bu hastalık bulaşmaz, fakat o, başka bir sebeple o anda veya daha sonra vefat ederse o da şehidtir.
Bu şartları taşımayan kimse, taundan ölse bile şehid değildir. En doğrusunu Allah Teala bilir.”
1 Ahmed, Müsned, 6/145.
(Bahrul Medid, Semerkand Yayınları, C.1, Sf.647.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder